×
Değerli âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn’in cevapladığı sorunun metni şöyledir: "Bayram namazları nasıl kılınır?"

    Bayram namazları nasıl kılınır?

    ] Türkçe – Turkish – تركي [

    Muhammed b. Salih el-Useymîn

    Terceme : Muhammed Şahin

    Tetkik : Ali Rıza Şahin

    2013 - 1434

    ﴿ كيفية صلاة العيدين ﴾

    « باللغة التركية »

    محمد بن صالح العثيمين

    ترجمة: محمد مسلم شاهين

    مراجعة: علي رضا شاهين

    2013 - 1434

    Soru:

    Bayram namazları nasıl kılınır?

    Cevap:

    Bayram namazları şöyle kılınır:

    İmamın gelip insanlara iki rekât namaz kıldırmasıdır.

    Şöyle ki:

    Birinci rekâtta İhram (İftitah) tekbiri için tekbir alır. Bu tekbirden sonra altı tekbir alır, daha sonra Fatiha sûresini okur. Fatiha sûresinden sonra "Kaf" sûresini okur. İkinci rekâta kalktığı zaman tekbir alarak kalkacaktır. Kıyamda tam doğrulduğu zaman beş defa tekbir alır. Ardından Fatiha sûresini okur, Fatiha sûresinden sonra Kamer sûresini okur. Zirâ Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bayram namazlarında bu iki sûreyi okurdu.[1]

    Dilerse birinci rekâtta (Fatiha sûresinden sonra) "A'lâ" sûresini, ikinci rekâtta (Fatiha sûresinden sonra) "Ğâşiye" sûresini okuyabilir.[2]

    Bilmelisin ki Cuma ve bayram namazları iki sûrede ortak, iki sûrede ayrıdırlar. Birleştikleri iki sure "A'lâ" ve "Ğâşiye" sûreleridir. Ayrıldıkları iki sûre ise, bayram namazlarında "Kaf" ve "Kamer" sûreleri, Cuma namazında "Cuma" ve "Münafikun" sûreleridir.

    İmamın, müslümanların bu sûreleri öğrenmeleri ve okunduğunda yadırgamamaları için bu sûreleri okuyarak bu sünneti ihya etmesi gerekir.

    Bundan (bayram namazından) sonra imam hutbe okur.İmamın, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in yaptığı gibi, hutbesinin bir bölümünü kadınlara ayırması, yerine getirmeleri gereken şeyleri onlara emretmesi ve sakınma-ları gereken şeylerden onları yasaklaması gerekir.

    & & & & & &

    [1] Müslim, Kitâbu'l-Îdeyn, "Bâbu Mâ Yukrau bihi fi Salati'l-Îdeyn", hadis no: 607

    [2] Müslim, Kitâbu'l-Cumua, "Bâbu Mâ Yukrau fi Salati'l-Cumua", hadis no: 598