×
Değerli âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn’in cevapladığı sorunun metni şöyledir: "Geride miras bırakmayan ölünün borcu zekâttan ödenebilir mi?"

    Geride miras bırakmayan ölünün borcunun hükmü

    ] Türkçe – Turkish – تركي [

    Muhammed b. Salih el-Useymîn

    Terceme : Muhammed Şahin

    Tetkik : Ali Rıza Şahin

    2013 - 1434

    ﴿ حكم دين الميت الذي لم يخلف تركة ﴾

    « باللغة التركية »

    محمد بن صالح العثيمين

    ترجمة: محمد مسلم شاهين

    مراجعة: علي رضا شاهين

    2013 - 1434

    Soru:

    Geride miras bırakmayan ölünün borcu zekâttan ödenebilir mi?

    Cevap:

    İbn-i Abdilber ve Ebû Ubeyd, ölünün borcunun zekâttan ödenemeyeceğine dâir âlimler arasında icmâ olduğunu zikretmiştir.Fakat doğrusu bu konu ihtilâflıdır. Âlimlerin çoğunluğu: Zekâttan ölünün borcu ödenemez. Çünkü ölü âhirete intikal etmiştir,dirilerin karşılaştığı zillet ve horlukla karşılaşmaz, demişlerdir.

    Ayrıca Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- ölülerin borçlarını zekâttan ödemezdi. Aksine bir yeri fethettiği zaman ganimet mallarından öderdi.Bu, ölünün borcunun zekâttan ödenmesinin doğru olmayacağının delîlidir.

    Denilir ki: Ölü eğer insanların mallarını ödemek maksadıyla almışsa, Allah Teâlâ onu fazlı keremiyle öder, eğer telef etmek maksadıyla almışsa, kendi kendine zarar vermiş ve kıyâmet günü ödeyeceği bir borç olarak zimmetinde kalır. Bana göre doğruya en yakın görüş budur, ölünün borcu zekâttan ödenir.

    Şöyle de denilebilir: Hayattakilerin fakirlik, cihâd, borç veya başka sebeple zekâta muhtaç oldukları zaman ile hayattakilerin zekâta muhtaç olmadıkları zamanı birbirinden ayırt etmek gerekir. Hayattakileri zekâta muhtaç durumda iseler, hayattakiler ölülere tercih edilir. Hayattakiler zekâta muhtaç durumda değil iseler, bu durumda geride mal bırakmadan ölenlerin borçlarının zekâttan ödenmesinde bir sakınca yoktur.

    İki görüş arasındaki orta görüş, belki de bu görüştür.

    & & & & & &