×
İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi’nin cevapladığı sorunun metni şöyledir: "Ramazan orucu için gece mi, yoksa gündüz mü niyet etmek gerekir? Aynı şekilde, sana kuşluk vaktinde bu günün Ramazan ayının birinci günü olduğu söylenirse o günü kaza etmen gerekir mi? Yoksa gerekmez mi?".

    BİR MÜSLÜMANIN, ORUCA NE ZAMAN NİYET ETMESİ GEREKİR?

    RAMAZAN AYININ BAŞLADIĞINI GÜNDÜZ ÖĞRENİRSE,

    NE YAPMASI GEREKİR?

    ﴿ متى ينوي الصوم وماذا لو علم في النهار بدخول رمضان؟ ﴾

    ] Türkçe – Turkish – تركي [

    İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

    Terceme : Muhammed Şahin

    Tetkik : Ümmü Nebil

    2010 - 1431

    ﴿ متى ينوي الصوم وماذا لو علم في النهار بدخول رمضان؟ ﴾

    « باللغة التركية »

    اللجنة الدائمة للبحوث العلمية والإفتاء

    ترجمة: محمد بن مسلم شاهين

    مراجعة: أم نبيل

    2010 - 1431

    SORU:

    Ramazan orucu için gece mi, yoksa gündüz mü niyet etmek gerekir?

    Aynı şekilde, sana kuşluk vaktinde bu günün Ramazan ayının birinci günü olduğu söylenirse o günü kaza etmen gerekir mi? Yoksa gerekmez mi?

    CEVAP:

    Hamd, yalnızca Allah'adır.

    Bir müslümanın, Ramazan orucuna, fecirden önce niyet etmesi gerekir. Gece niyet etmeden, gündüz oruca başlaması geçerli olmaz. Bir kimse, kuşluk vaktinde bu günün Ramazan ayının birinci günü olduğunu öğrenir de hemen oruca niyet ederse, güneş batıncaya kadar yeme ve içmeyi bırakıp oruç tutması ve o günü kaza etmesi gerekir.

    Nitekim Abdullah b. Ömer'in, Hafsa vâlidemizden -Allah onlardan râzı olsun- rivâyet ettiğine göre, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

    (( مَنْ لَمْ يُجْمِعِ الصِّيَامَ قَبْلَ الْفَجْرِ فَلاَ صِيَامَ لَهُ.)) [ رواه أحمد وأهل السنن وابن خزيمة وابن حبان وصححاه مرفوعا ]

    "Her kim, fecri sâdıktan önce oruç tutmaya azmedip niyet etmezse, onun orucu yoktur (geçerli değildir)."[1]

    Bu, farz olan oruç hakkındaki hükümdür. Nâfile oruca gelince, şayet fecirden sonra yememiş veya içmemiş veyahut da eşiyle cinsel ilişkiye girmemiş ise, bu oruca gündüz niyet etmek, câizdir. Çünkü Âişe'nin -Allah ondan râzı olsun- rivâyet ettiği hadiste o şöyle der:

    (( دَخَلَ عَلَيَّ النَّبِيُّ ع ذَاتَ يَوْمٍ فَقَالَ: هَلْ عِنْدَكُمْ شَيْءٌ؟ فَقُلْنَا: لاَ، قَالَ: فَإِنِّي إِذَنْ صَائِمٌ، ثُمَّ أَتَانَا يَوْمًا آخَرَ فَقُلْنَا يَا رَسُولَ اللهِ! أُهْدِيَ لَنَا حَيْسٌ، فَقَالَ: أَرِينِيهِ فَلَقَدْ أَصْبَحْتُ صَائِمًا، فَأَكَلَ.)) [ رواه مسلم ]

    "Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- birgün yanıma girdiğinde bana:

    - Yanınızda yiyecek bir şey var mı? diye sordu.

    Biz:

    -Hayır, dedik.

    Bunun üzerine Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-:

    - O halde ben oruçluyum, buyurdu.

    Sonra başka bir gün bize gelince biz ona:

    - Ey Allah'ın elçisi! Bize, hays (hurma, yağ ve kurutulmuş yoğurt karışımı yiyecek) hediye edildi, dedik.

    Bunun üzerine Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem-:

    - Onu bana gösterir misin? Şüphesiz ki ben, oruçlu olarak sabahlamıştım, buyurdu. Ardından ondan yedi."[2]

    Muvaffakiyet, Allah Teâlâ'dandır.

    Allah Teâlâ, Peygamber Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e, âile halkına ve ashâbına salât ve selâm eylesin. [3]

    & & & & & &

    [1] İmam Ahmed, Sünen sahipleri, İbn-i Huzeyme ve İbn-i Hıbbân rivâyet etmişler, İbn-i Huzeyme ve İbn-i Hıbbân hadisin, sahih ve merfu' olduğunu belirtmişlerdir.

    [2] Müslim, hadis no:1951

    [3] İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Fetvâları, cilt:10, sayfa: 244