×
Değerli âlim Muhammed b. Salih el-Useymîn’in cevapladığı sorunun metni şöyledir:" Allah Teâlâ, haccı emrettikten sonraki şu sözünün anlamı nedir? "...Her kim de (haccın farz oluşunu) inkâr ederse, bilsin ki Allah, âlemlerden (onun haccından ve diğer amelinden) müstağnîdir.".

    Allah Teâlâ'nın: "...Her kim de (haccın farz oluşunu) inkâr ederse, bilsin ki Allah, âlemlerden (onun haccından ve diğer amelinden) müstağnîdir." Sözünün anlamı

    ﴿ معنى قوله تعالى: (ومن كفر فإن الله غني عن العالمين)

    ] Türkçe – Turkish – تركي [

    Muhammed b. Salih el-Useymîn

    Terceme : Muhammed Şahin

    Tetkik : Ali Rıza Şahin

    2010 - 1431

    ﴿ معنى قوله تعالى: (ومن كفر فإن الله غني عن العالمين)

    « باللغة التركية »

    محمد بن صالح العثيمين

    ترجمة: محمد مسلم شاهين

    مراجعة: علي رضا شاهين

    2010 - 1431

    Soru:

    Allah Teâlâ, haccı emrettikten sonraki şu sözünün anlamı nedir?

    ﮋ... ﯗ ﯘ ﯙ ﯚ ﯛ ﯜ ﯝ ﯞ ﮊ [ سورة آل عمران من الآية: 97 ]

    "...Her kim de (haccın farz oluşunu) inkâr ederse, bilsin ki Allah, âlemlerden (onun haccından ve diğer amelinden) müstağnîdir."[1]

    Cevap:

    ﮋ... ﯗ ﯘ ﯙ ﯚ ﯛ ﯜ ﯝ ﯞ ﮊ [ سورة آل عمران من الآية: 97 ]

    "...Her kim de (haccın farz oluşunu) inkâr ederse, bilsin ki Allah, âlemlerden (onun haccından ve diğer amelinden) müstağnîdir."[2]

    O (haccın farz oluşunu inkâr eden) kimse, İslâm'ın rükünlerinin hepsini yerine getirmediğinden dolayı Allah Teâlâ böyle ifâde etmiştir.Çünkü küfür (inkâr) şirkin dışındaki günah için kullanılır.Hatta Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

    (( اِثْنَتَانِ فِي النَّاسِ هُمَا بِهِمْ كُفْرٌ: الطَّعْنُ فِي النَّسَبِ، وَالنِّيَاحَةُ عَلَى الْمَيِّتِ.)) [ رواه مسلم ]

    "İnsanlarda iki haslet vardır ki bu iki haslet onları küfre götürür[3]: (Başkasının) soyunu karalamak ve ölünün ardından ağıt yakmaktır."[4]

    Bu iki haslet, ittifakla insanı dînden çıkarmaz. Bu görüşü tercih etmemizin sebebi; tâbiînin tanınmışlarından birisi olan Abdullah b. Şekîk'in -Allah ona rahmet etsin- sözüdür. O şöyle demiştir:

    (( كَانَ أَصْحَابُ مُحَمَّدٍ g لَا يَرَوْنَ شَيْئًا مِنَ الْأَعْمَالِ تَرْكُهُ كُفْرٌ غَيْرَ الصَّلَاةِ.)) [ رواه الترمذي ]

    "Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'in ashâbı, namazın dışında amellerden bir şeyin terkini küfür olarak görmezlerdi."[5]

    & & & & & &

    [1] Âl-i İmrân Sûresi: 97

    [2] Âl-i İmrân Sûresi: 97

    [3] "Bu sözün anlamı hakkında birçok görüş vardır. Bunun en doğru olanları şunlardır:

    a. Bu iki haslet kâfirlerinden amellerinden ve câhiliyetin ahlâkındandır.

    b. Bu iki haslet, küfre götürür.

    c. Nimet ve ihsana nankörlük etmektir.

    d. Bu iki haslet, helal sayılacaktır.

    [4] Müslim; hadis no: 67

    [5] Tirmizî; hadis no: 67